MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AB yetkililerinin, Şemdinli davasında “kararı çok olumlu bulduklarını, kararın hızından ve ağırlığından duydukları büyük memnuniyeti saklamadıklarını” belirterek, “Şemdinli olaylarının devletle bir hesaplaşma vesilesi olarak görüldüğü ve terörle mücadele eden güvenlik güçlerimize karşı bir linç kampanyasına dönüştürüldüğü bir gerçektir” dedi.
Genel Merkez
Atatürk Orman Çiftliği sadece bir toprak parçası değildir. Cumhuriyetimizin kurucucusu Ulu Önderin Yüce Milletimize emaneti ve aziz bir hatırasıdır. Rant amacıyla bu arazilerden şu veya bu şekilde bir metrekare toprak talep etmenin ya da bu sonuçlara neden olabilecek yasal düzenlemeler yapmanın emanete hıyanet olduğunu ve bu Milletin emanete hıyanet etmeyi asla affetmeyeceğinin çok iyi bilinmesi gerektiğini herkese bir kez daha hatırlatırız…
Prof. Dr. Orhan DÜZGÜNEŞ hocamızın aziz hatırasına vefatının 10.yılında 2 Haziran 2006 günü Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve Türk Ocakları Genel Merkezi ile “AB ile Müzakere Sürecinde Türk Tarımının Meseleleri” konulu müşterek bir sempozyum düzenlendi.
Sempozyumda konuşan TZYMB Başkanı Dr. Ahmet ERDURMUŞ, “AB Türkiye’nin kaderimidir?. Herhalde kaderi ki bu konu hiç tartışılmaz oldu. Türk toplumunun refahı açısından AB’ye girişin olmazsa olmaz şart olduğuna insanlarımız inandırıldı. Bu yöndeki fikirler, çalışmalar karşısında önemli bir direnç bulamadı. AB Türkiye’nin kaderi haline getirildi. Ne kötü kader ki ; ülkenin demokratikleşmesi için AB’ye girmek şart. Şehirlerde düzeni sağlamak için AB şart. Sivil toplum kuruluşlarını düzenlemek için AB şart. Futbolda başarılı olmak için AB’ye girmek şart, sokağa tükürmeyi engellemek için bile AB’ye girmek şart. Elbette ki Türkiye’de tarımı kalkındırmak için de AB’ye girmek şart, Bu millet bu safsataya inandırıldı ve kendine güveni örselendi. Başkalarının ağalığına razı olanlar marabalıgı zaten kabullenmiş demektir. Türk insanına hakkının marabalık olduğu kabul ettirildi. Atam sen ne büyük insanmışsın. Cumhuriyeti kurarken uşaklığını kabullenemediğin naçiz Millet ne hallere düşürüldü. Kimler tarafından; senin bağımsızlık mücadelesi için canını ortaya koyduğun zaman, zaten ona buna uşak olmak isteyenlerin devamı olanlar tarafından.” diye konuştu..
Ankara’da yer alan kurum temsilcilerimizle 22 Nisan 2006 tarihinde bir değerlendirme toplantısı yapılmıştır. Bütün kurumlardan katılımın olduğu toplantıda Kurum Temsilcileri yeni Yönetim Kurulu’na istek ve beklentilerini ilettiler.
Özel sektörce Bahçe Bitkileri Bölümü mezunu Ziraat Mühendisleri ile Peyzaj Mimarları istihdam edilecektir.
Bundan 87 yıl önce Büyük Atatürk’ün önderliğinde Anadolu’da Türk’ün tarih boyunca hep yaptığı gibi, yeni bir Milli Mücadele başlatıldı. Bu mücadele yedi düvele karşı nice savaşlardan çıkmış, yorgun ama umutlu bir Millet’i yeniden uyandırma mücadelesiydi..
Yönetim Kurulumuz 2006 yılı etkinlikleri kapsamında 28 Mayıs 2006 tarihinde Haymana Yolu üzerinde bulunan Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Deneme Çiftliğinde bir PİKNİK düzenlemiştir.
Pikniğe katılacak üyelerimizin 25 Mayıs 2006 mesai bitimine kadar kurum temsilcilerine kişi sayısını bildirmeleri gerekmektedir.
“Türkiye’nin sahibi ve efendisi kimdir? Bunun cevabını derhal birlikte verelim; Türkiye’nin sahibi hakikisi, müstahsil olan köylüdür. O halde herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve layık olan o’dur.”
Mustafa Kemal ATATÜRK
Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliğinin 67 Kuruluş Yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde Türk Tarımına 30 yıl hizmet veren meslektaşlarımıza 30 Yıl Hizmet Plaketleri panelden hemen önce takdim edilmiştir.
