TZYMB

Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği

TÜRKİYE’NİN NE GDO’YA NE DE ORGANİK TARIMA SIĞMAYACAK KADAR BÜYÜK TARIMSAL AVANTAJLARI VARDIR…

Cumartesi Sohbetleri kapsamında düzenlediğimiz “Gıda Katkı Maddeleri” konulu sohbet toplantımız yapıldı. Sohbet Toplantısında; gıda katkı maddelerinin tanımlarını yaparak kullanım amaçlarını, fonksiyonlarını, kategorileri ile kullanımına nasıl izin verildiğini ve üretim ve ithalat aşamalarında denetimlerinin nasıl yapıldığını ve ulusal ve uluslararası mevzuatlarını anlatan Ziraat Yüksek Mühendisi İbrahim İLBEĞİ; “Gıda katkı maddelerinin olumlu ve olumsuz yanları yanında konunun önemi ve güncelliğini koruması nedeniyle kullanım amaçlarına göre gıdalarda kullanılmasının zorunlu olduğu durumlar da bulunmaktadır. Gıda katkı maddeleri çeşitli boyutlarıyla ele alınmış; ayrıca ülkemizin tarımsal potansiyeli de gündeme gelmiştir. Bu kapsamda da “aslında Türkiye’nin ne GDO’ya ne de organik tarıma sığmayacak kadar büyük avantajları ve özellikle Anadolu’da tarım potansiyeli doğrultusunda kendine özgü sağlıklı ve doğal üretim yapılması gibi bir avantajı bulunmaktadır” dedi. Birlik Başkanı Dr. Ahmet ERDURMUŞ; “Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği olarak burada hangi konuda bir toplantı düzenlersek düzenleyelim daima o konunun Ülkemizdeki tüm taraflarını bir başka deyişle konunun sahiplerini burada görüyoruz. Bu minvalde toplantılarımız onların ilgisi ve katkılarıyla daha da zenginleşiyor. Dolayısıyla herkesi fikrini ifade edeceği bir fikirlerin paylaşıldığı ortak aklın arandığı bir ortam oluşmaktadır.” dedi. Toplantımıza çok sayıda meslektaşımız ve gıda dernekleri temsilcileri de ilgi göstermişlerdir.

 

 


CUMARTESİ SOHBETİ: GIDA KATKI MADDELERİ…


Gıda katkı maddesi nedir? Niçin kullanılır? Kullanımının zorunlu olduğu durumlar nedir? Tüketicilerin gıda katkı maddelerinden anladıkları nedir? Katkı maddelerinin sağlığa olumsuz etkileri var mıdır? Varsa nelerdir? E kodu nedir? Gıda katkı maddelerinin kullanılma miktarlarına kim karar verir? Kim denetler? Gibi sorularımıza cevap aradığımız toplantımız 23 Şubat 2008 tarihinde Birliğimiz Prof.Dr. Orhan DÜZGÜNEŞ Toplantı Salonunda yapılmış olup çok sayıda meslektaşımız ve gıda dernekleri temsilcileri de toplantıya ilgi göstermişlerdir.


Sohbet konuğumuz olan İbrahim İLBEĞİ Ülkemizde bu işin sevk, idare ve denetiminden sorumlu olan TKB KKGM’nde Gıda Kontrol Hizmetleri Dairesi Başkanlığı görevini yürütmektedir. 


Toplantıda konuşan Birlik Başkanı Dr. Ahmet ERDURMUŞ; “Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği olarak burada hangi konuda bir toplantı düzenlersek düzenleyelim daima o konunun Ülkemizdeki tüm taraflarını bir başka deyişle konunun sahiplerini burada görüyoruz. Bu minvalde toplantılarımız onların ilgisi ve katkılarıyla daha da zenginleşiyor. Dolayısıyla herkesi fikrini ifade edeceği bir fikirlerin paylaşıldığı ortak aklın arandığı bir ortam oluşmaktadır. Bu da bizleri ziyadesiyle memnun etmektedir. Yediden yetmiş yediye herkesi ilgilendiren böylesine grift ve kamuoyunda bol bol spekülasyonları yapıla gelen aynı zamanda tüketicilerin de kafalarını çokça meşgul eden bu önemli ve popüler konuda değerli bilgileri ve deneyimlerini bizimle paylaştığı için İbrahim İLBEĞİ’ne bilhassa teşekkür ediyorum. Kendileri Ülkemiz Gıda mevzuatının AB mevzuatına uyumlu olduğunu ifade etti. Bizde bundan Ülkemiz adına memnuniyet duyuyoruz. Ancak biz kendilerinden Milletimizin geleceği ve gelecek kuşaklarımızın sağlığı için gıda sektöründe denetimlerin daha da sıklaştırılmasını ve ayrıca tüketicinin bilinçlendirilmesi çalışmalarına daha çok önem verilmesini istirham ediyoruz. Devletimizden bunu bekliyoruz.” dedi. 


Toplantıda; gıda katkı maddelerinin ne olduğunu, kullanım amaçlarını, fonksiyonlarını, sınıfları ile kullanımına nasıl izin verildiğini ve denetimlerinin nasıl yapıldığını anlatan


İbrahim İLBEĞİ; “Türkiye’nin ne GDO’ya ne de Organik Tarıma sığmayacak kadar büyük avantajları vardır. Anadolu’da kendine özgü sağlıklı ve doğal üretim yapılmaktadır. Tarımda kullanılan kimyasalları disipline ederek konvansiyonel tarımı çok rahat yaparız. Bazen organik tarımda da sağlık bakımından arzu edilmeyen durumlar olabilir.” dedi.  İLBEĞİ; “İster süper ister hiper olsun tüm marketler Tarım ve Köyişleri Bakanlığında izin almış ürünleri satmak zorundadırlar. Sağlıksız koşullarda piyasada arz edilen ürünler izin almış dahi olsalar sağlıklı olmaları mümkün değildir. Sağlıklı koşullarda tüketime sunulmayan ürün de sağlıklı olmaz. Türk Gıda Mevzuatı uluslararası mevzuata uyumlu çağdaş bir mevzuattır. Türk Gıda Mevzuatı sayesinde dünya ile rekabet edebiliyoruz. Bu mevzuat Türkiye’nin rekabet gücünü artırmıştır. Rekabet iyide, güzelde, hijyende  ve kalitede olur. Kötüde rekabet olmaz dedi.”


 


Ülkemizde gıda izin ve denetimlerine de değinen İLBEĞİ; “Ülkemizde yaklaşık 400.000 Gıda Satış Noktası ve 28.000 Gıda Üretim Yeri bulunmaktadır Bunların 22.000 kadarı kayıt altında olup  buralarda üretilen gıdalara yaklaşık 150.000 civarında Gıda Üretim İzin Belgesi  verilmiştir. 2007 yılında 327.000 adet denetim yapılmış olup, 5.800 Olumsuz durumla karşılaşılmış ve İdari Para Cezası uygulaması yapılmıştır. 538 kez de Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. 5000 civarında gıda denetçisi var, 1200 laboratuvar elemanı vardır. 2007 yılında 27 Kalemde yapılan denetimleri 2008 yılında ise ürün ve risk bazında 63 kalemde Gıda denetim Programı hazırladık.” dedi.


İbrahim İLBEĞİ özetle;Gıda katkı maddeleri ne faydalıdır, ne de zararlıdır diyebilirim ancak konu güncel olup kullanım amaçlarına göre gıdalarda kullanılması zorunlu durumlar bulunmaktadır. Türkiye’de 300 Adet Gıda katkı maddesi ruhsatlıdır. ABD’de bu rakam 2800 dolayındadır. Birikimleri en aza indirmek için gıda katkı maddelerini kontrol etmek zorundayız. Etiket kontrolü ile başlayan denetimlerimizde bu maddelerin laboratuar analizleri ile devam etmektedir. İthalat izinleri 25 İl Müdürlüğümüzce verilmektedir. Gıda katkı maddeleri İthalat aşamasında Kontrol Belgesine tabi olmayıp Gümrük Giriş İzin Belgesine istinaden Bakanlığımızca kontrolleri yapılmaktadır. Kontrollerde bu maddelerin Türk Gıda Kodeksi kapsamında saflık kriterleri durumuna bakılmaktadır. Hayvansal kökenli gıda katkı maddelerinin ithalatında mutlaka orijin sorgulaması yapılıp ona göre izin verilmektedir. Gıda katkı maddeleri birincil ürünlerde de zaman zaman kullanılabilmektedir. Örneğin raf ömrünü uzatmak için mumlu maddeler taze meyve sebzelerde, turunçgillerde kullanılabilmektedir.” dedi.


 


Konuyla İlgili Notlar Aşağıdadır


 


1. Gıda Katkı Maddeleri Nedir?


Ø      Tek başına gıda olarak tüketilmeyen,


Ø      Gıda ham veya yardımcı maddesi olarak kullanılmayan,


Ø      Tek başına besleyici değeri olan veya olmayan,


Ø      Seçilen teknoloji gereği kullanılan işlem veya imalat sırasında kalıntı veya türevleri mamul maddede bulunabilen,


Ø      Gıdanın hazırlanması, tasnifi, işlenmesi, ambalajlanması, taşınması, depolanması ve dağıtımı sırasında gıda maddesinin tat, koku, görünüş, yapı ve diğer niteliklerini korumak, düzeltmek veya istenmeyen değişikliklere engel olmak amacıyla kullanılmasına izin verilen maddelerdir.


 


2. Gıda Katkı Maddeleri Kullanım Amacı


Ø      Gıdaların raf ömrünün uzatılması,


Ø      Gıda kalite özelliklerinin muhafaza edilmesi,


Ø      Gıdaların besleyici değerlerinin korunması,


Ø      Duyusal özelliklerin düzeltilmesi / geliştirilmesi,


Ø      Sağlık açısından olabilecek bazı risklerin önlenmesi,


Ø      Gıda kayıplarının azaltılması,


Ø      Teknolojik gereklilik olması,


Ø      Gıda çeşitliliğinin artırılması,


Ø      İnsan sağlığının koruması