TZYMB

Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği

TARIM ÖĞRENİMİNİN 168. YILI KUTLANDI

Tarım öğreniminin 168. yılı Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Konferans salonunda kutlandı.
Tarım öğreniminin 168. Yılı kutlamaları amacıyla Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından düzenlenen tören Ziraat Fakültesi konferans salonunda gerçekleştirildi. Toplantıya katılan TZYMB Genel Başkanı Fehmi KİRAZ yaptığı konuşmada, tarımın önemi ve tarımsal öğrenimin önemi hakkında açıklamalarda bulundu.
Sayın Kiraz konuşmasında; ülkemizin gıda güvenliğini sağlamada yetersiz kalındığını, yeterli denetimlerin yapılması için 10 000 ziraat mühendisinin daha kamuda görevlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Ülkemizin tarım işletmelerinin küçük olmasının en önemli etkenlerinden biri olan tarımsal miras hukukunda yapılacak düzenlemenin hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Tarımsal miras yasası (5403 sayılı toprak koruma kanununda değişiklik yapılarak) ile ilgili olarak TZYMB olarak tasarıya birçok öneride bulunulduğu, ancak bu önerilerin ziraat mühendisi olmayan kişiler tarafından konunun yeterince anlaşılamamasından dolayı engellendiğini belirtmiştir.
Sayın Kiraz konuşmasının devamında TZYMB olarak tarımsal konularda yanlış uygulamaların ve uygu olmayan yasal düzenlemelerin takipçisi olacaklarını belirterek, tarım öğreniminin 168. Yılının Türk Milletine ve Türk Tarımına hayırlar getirmesi temennisinde bulundu.

Toplantıya katılan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat MİRMAHMUTOĞULLARI, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İBİŞ, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet ÇOLAK,  Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Dr. Turhan TUNCER ve Ziraat Fakültesi öğrenci temsilcisi Oral KİLMEN tarım öğrenimi hakkında görüş ve önerilerde bulundu.

Ülkemizde tarım öğrenimi Osmanlı İmparatorluğu döneminde iplik fabrikasının ihtiyacının karşılanması amacıyla 1846 yılında Ayamama Mektebinde başladığı kabul edilmektedir. Daha sonra Halkalı Ziraat Mektebi, 1933 yılında kurulan Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü ile devam etmiş ve günümüze kadar gelmiştir.