TZYMB

Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği

SÜT SEKTÖRÜNDEKİ MEVCUT YAPI SEKTÖRÜN SORUNLARINI AŞACAK SEVİYEDE DEĞİL

Türk Ziraat Mühendisleri birliği Geleneksel Cumartesi Sohbetleri kapsamında bu haftaki seminer konusu Süt Sektörü idi. Seminer, Tarım ve Köyişleri Baklanlığı Araştırma ve Planlama Koordinasyon Kurulu Kurul Başkanlığı ve Avrupa Birliği Nezdinde Türkiye Daimi Temsilciliği’nde Tarım Müşaviri görevlerini yürütmüş olan Dr. Nurullah ÖZCAN tarafından verildi ve “TÜRKİYE SÜT SEKTÖRÜNDE YENİ BİR MODEL” sunuldu ve katılımcılar tarafından tartışmaya açıldı.

Seminerde Nurullah Özcan özetle şu  başlıklara değindi:
Türkiye’de süt sektörünün bileşenleri, örgütlü olmalarına rağmen, dağınık bir yapı sergilemektedir.  Doğru bir modele oturtulamadığından, süt fiyatlarında istikrarsızlığa sebep olmaktadır. Ekonomideki dalgalanmalara ve çalkalanmalara açık hale gelmektedir. Bu problemli durum ekonomiye zarar vermekle birlikte, gelişmemiş olması ile beklenen faydadan bir kayıp söz konusudur.
Türkiye süt sektöründe kaliteli çiğ süt üretimi ve arzın devamlılığı sağlamak üzere piyasanın düzenlenmesine ihtiyaç vardır. Süt piyasasının düzenli çalışması için süt üreticilerini ve süt isleyen sanayicileri belli bir platformda buluşması sağlanmalıdır.
 AB müzakerelerinde Türkiye’de süt üretim kotasının yüksek olmasını sağlanmalı, Türkiye’de üretilen çiğ süte, kalite garantisi veren güçlü bir süt üretici teşkilatın oluşması sağlanmalıdır.
Türkiye’de pazar için üretilen toplam çiğ sütün üreticiler tarafından ülke çapında kurulacak bir süt örgütü çatısı altında olmak üzere, kontrol altına alınması gerekmektedir.
Kontrol altına alınan toplam çiğ sütün tamamının süt fabrikalarından geçmesi sağlanarak, sağlıklı süt ve süt ürünleri üretimi garanti altına alınacak, böylece süt üreticileri, sanayicileri ve  tüketiciler gözetilmiş olacaktır.

 


Teşvikte hata yapıyoruz


Birliğimiz üyelerinin ve süt ve gıda sektörünün önemli isimlerinin katıldığı seminerde katılımcılar da özetle aşağıda belirtilen hususları dile getidiler:


Ülkemiz süt sektörünün en büyük iki sorunu, kaliteli süt ve teşvik politikalarıdır. Kötü sütü engellemek adına bir şeyler yapmaya çalışırken, hayvan sayısını azalttıkça süt kalitesinin düştüğü görüldü. Ülkemiz AB tarafından sürekli imtihan edilmektedir. AB’ye teslimiyet değil, eksik yaptığımız şeyleri , bugüne kadar yapmamız gereken fakat yapmadıklarımızı yapmak zorundayız. Bu güzel ülkemiz onlara ders verecek kadar bilgi birikimine sahiptir. Sütte şöyle bir yapı oluşmuş durumda; Az sayıda hayvana sahip işletmelerin sütleri birileri tarafından toplanıp, süt toplama merkezlerinde toplanıp, soğutulup gönderilmektedir. Eğer benim hayvanım hastaysa, ben ona ilaç veriyorsam ve bunu da söylemiyorsam benim bu sütüm toplandığı zaman diğer sütlerle karıştırıldığı anda bir kişi hayvanına antibiyotik vermekle bütün sütü uygunsuz hale getiriyoruz. Buna bir önlem alınmalıdır. Hayvan sayısının biraz daha fazla olması ile bu durumun daha da kontrol altına alınabileceği göz önüne alınmalıdır. Süt Konseyi çalışmalarında kaliteli süt üretilmesi amacının daha ön planda olması beklenirdi.


Süt sektöründe en büyük problemlerden birisi de, fiyat politikalarıdır. Fiyat belirleme aşamasına gelindiğinde, iki taraf da kesinlikle uzlaşma yolu aramamaktadır. En fazla ezilen, sütü üreten Fadime teyze olmaktadır. 100 birim düşünürsek, 40 birim işleyenlere, 40 birim aracılara gidiyorken ancak 10 birim sütü sağan o eli nasırlı analarımızın sağdığı süte, o nasırlı ellere  gitmektedir. Fadime teyzeye daha fazla para gitmesini sağlayacak bir yapı kurmak lazımdır. Bu sistem, üretici dikkate alınarak mutlaka rehabilite edilmelidir.