TÜRK DÜNYASI TARIM ve HAYVANCILIĞINA BİR
BAKIŞ
Mazlum
BAYRAMOĞLU
Ziraat
Yük. Müh. (Zootekni)
Türkiye
Özellikle son zamanlarda et açığı gündemde en çok yer alan
konuların başında gelmektedir. Görülmektedir ki, kalıcı çözümler yerine günü
veya yakın geleceği kurtarma politikaları benimsenmiş durumdadır.
Zira Türkiye, et ihtiyacını karşılamak maksadıyla et tipi dişi
damızlık uygulaması başlatmış gibi görünüyor. Görünüyor diyorum çünkü, proje
köy ve çiftçi bazında plânlanmakla birlikte Bakanlığın taşra teşkilâtıyla
istişare yapılmamış olmalı ki, seçilen köyler genellikle kıraç köyler olduğu
gibi, çiftçiler de genellikle bu işin üstesinden geleceklerden öte gelişi-güzel
seçilmiştir.
Bilindiği üzere, hayvancılığın olmazsa olmazı olan yonca vb.
baklagillerden sulak arazide yüksek verim alınarak kârlı bir üretim
yapılabilir. Yoncası, diğer yem bitkileri, hayvancılık ve hayvan besleme
konusunda bilgisi ve hassasiyeti olmayan çiftçilerle söz konusu projeden
beklenen faydanın sağlanması mümkün değildir.
Oysa meseleyi kökten çözmek için;
Türkiye’nin coğrafya ve iklim şartlarına göre kısa, orta ve uzun
vadeli olarak Hükümetlere ve hatta Bakanlara göre değişmeyecek bir
program/proje/projeksiyon ile Tarım İşletmeleri (TİGEM) görevlendirilmelidir.
Şöyle ki, birinde Charollais (Şarole,) diğerinde Limousin (Limusin) olmak
üzere iki TİGEM İŞLETMESİ sadece iş için düzenlenerek ilk adım
atılmalıdır.
Yurt dışından getirilecek düveler ilk doğumları için kendi
ırklarıyla döllenerek saf Şarole ve Limuzin döller elde edilir ve bu şekilde
elde edilen yavrulardan erkekleri besiye, dişilerse aynı maksatla kullanılmak
üzere damızlığa ayrılır. Sonrasında yurt dışından getirilen ve birinci
yavrularını buzağılayan analar, ikinci yavru için döl verimi ve geniş kalça
yapısından dolayı doğum kolaylığı yüksek olan Blonde d’Aquitaine* spermasıyla
döllenerek doğacak yavrulardan erkekler besiye, dişilerse Belçika
Mavisi spermasıyla döllenerek tekrar bir melezlemeğe tabi tutulabilir.
Böylece bütün bu döllenmelerde doğan erkekler besiye, dişilerden
Belçika Mavisi melezlerine gerek Blonde d’Aquitaine gerekse Belçika
Mavisi sperması uygulamasıyla farklı çalışmalar da yapılabilir.
Ha, bu bir yazıdır ve yıllarını bu konulara ayırmış samimi bir
uzman teklifidir. Dikkate alınır veya alınmaz. Kaldı ki, zaten harfiyyen
uygulanacak diye bir iddia da söz konusu değildir. Ayrıca, belki başka
fikirlerin gelişmesine de vesile olabilir. Ancak dikkate alındığı takdirde
fazla değil beş yıl içinde nelerin değiştiğini görmek mümkündür.
Türk Dünyası
Soy, dil ve kültür birliğinin yanı sıra Türkiye’nin ve Türk
Dünyasının ortak çıkarları ve geleceği için karşılıklı münasebetler
artırılarak, ortak faaliyet alanları oluşturulmalı ve bir şekilde bütünleşme
yolları sağlanmalıdır. Ekonomik, sosyal vb. alanlarda yürütülecek olan bu
çalışmalarda tarım ve hayvancılık konusu da öncelikle hiç
vakit geçirilmeden uygulamaya sokulmalıdır.
Türkiye’den konuya ilgi duyan idealist Ziraat Mühendisleri ve
Veteriner Hekimlerden bir veya birkaç ekip oluşturularak Türk Dünyası
Tarım ve Hayvancılığının mevcut durumu, problemleri yerinde
incelenerek gerekli tespitler yapılmalı, bu tespitlere istinaden bu sektörlerde
neler yapılabileceği hususu ele alınmalı, gerekli “Islah ve Geliştirme
Projeleri” yapılmasının imkânları aranmalıdır.
Bunu yaparken tabiî ki Türk Dünyası konseptindeki bütün ülkelerin sözde
değil gerçek uzmanlarının da gerek fikir gerekse uygulamalara katılımına açık
olunmalı ve bilhassa sağlanmalıdır. Bu ekip veya ekipler, öncelikle
mevcut Gen Kaynaklarını tespit edip bu kaynakların muhafazası için
gereğini yapmalıdır.
Bilâhare yine uzman kadrolarla mevcut ırkların özellikleri,
üstünlükleri, kusurları tespit edilmeli ve hangi yönde Islah veya Çevirme
Melezlemesi gerekiyorsa ona göre proje yapılmalı ve uygulanmalıdır. Bu işin
başkaca yolu da görünmüyor.
______________________
* 4 -5 yaşlarında dahi yağlanmaz, eti değişime uğramaz,
böylece et kalitesi aynı kalır.